
Yapılan araştırmalarda posa içeriği düşük bir diyetle beslenenlerde kalın bağırsak kanserlerinin, yüksek posalı beslenen topluluklardan daha sık görüldüğü görülmüştür. Posa tahıl ve kurubaklagillerin dış kısımlarında, sebzelerde ve meyvelerde bulunur. Posalı besinlerin tüketimi arttırılmalıdır. Yetişkinlerde günlük alınması gerekenin asgarî posa ölçüsü 25-30 gramdır.

Şeker ve şekerli tatlılar, kolay karbonhidratlar (beyaz ekmek, pirinç gibi), hazır meyve suları yerine posadan varlıklı tam tahıl kümesi ekmek, bulgur, kurubaklagil ve meyve-sebzelere yer verilmeli. Günde en 5 porsiyon meyve ve zerzevat tüketilmesi gerekir.

Nemli ve sıcak yörelerde düzgün saklanmayan yağlı tohumlar, tahıl eserleri, kurubaklagiller, meyve ve kurutmaları küflenir. Küflerin bir kısmı çeşitli toksinleri üretir. Bu toksinlerin bir kısmı çeşitli toksinleri üretirler.

Et eserlerine katılan nitrit ve nitratlar sindirim aygıtında nitrosaminlere dönüşebilir. Nitrosaminler kanser yapıcıdırlar. Fazla alınan tuzun da bu tıp moleküllerin oluşmasında katkısı olduğu bildirilmiştir. Alkol, sigara, katkı hususu içeren yiyeceklerin kanserle alakası saptandığı için bu besinler tüketilmemeli yahut minimuma indirilmelidir.

A, E, C vitamini ve başka antioksidanların yetersizliklerinde kanserin daha sık görüldüğü bildirilmektedir. A vitamini bedenin gözetici dokusu olan epitel dokunun imali ve yenilenmesinde rol alır. A vitamini yetersizliğinde bu dokuların yapıları bozulduğunda, yemek borusu, idrar yolları, deri, mide ve akciğerlerde kanser oluşumunu arttığı ileri sürülmüştür.

C vitamini su ve besinlerle alınan nitrit ve nitratların kanser yapan nitsosaminlere dönüşmesini önler ve hasebiyle kanser oluşum riskini azaltır. C vitamini içeren besinlere örnek; kırmızı-yeşil biber, kivi, portakal, çilek, karnabahar-brokoli, maydanoz, limon verilebilir.

E vitamini antioksidan özelliğinden ötürü kanser oluşum riskini azaltır. Çinko, kalsiyum, selenyum üzere minerallerinde kanserde esirgeyici tesiri olduğu bilinmektedir.